Belki de çalışmanızı daha keyifli hale getirmeniz için size verebileceğim ilk tavsiye, bunun bir çalışma olduğu gerçeğini görmezden gelmek ve bunun yerine bilmeyi sevdiğiniz bir bilgi ya da en azından “yararlı” gibi bakmaya çalışmaktır. Görevler her zaman nefret edilir ve sıkıcıdır. İlginç ve yararlı
İkinci tavsiyem bilimle açık fikirli başa çıkmaktır. Örneğin, “Matematikte iyi değilim” demek yerine, matematikte belirli bilgileri anlamakta zorlanıyorsanız, konuyu anlamanıza ve sorununuzun üstesinden gelmenize yardımcı olacak basitleştirilmiş yollar arayın ya da matematikte iyi olan bir arkadaş bulun. Onun tarzına göre
Burada üçüncü tavsiyeye ulaşırız: Çalışmayı sizinle paylaşacak bir arkadaş bulun, bu arkadaşınızın ciddi ve kararlı olması. Biriyle çalışmak işten çıkarma dönemlerini daha az yapar. Aynı zamanda dersi etkileşimli hale getirir ve sadece matris bilgilerini birbirinin yanında incelemek yerine tartışma ve bilgilerin pekiştirilmesi için bir alan açar.
Dördüncü tavsiye; çalışma yerinizi değiştirin. Odanızda her zaman eğitim görürseniz ve sıkıcı bulursanız, bir kütüphane veya kafede çalışmayı deneyin. Şaşırmış olabilirsiniz, ancak kalabalık bir yerde oturmak bazen konsantrasyonu arttırmaya ve normal okul ofis rutinini kırmaya yardımcı olur
Beşinci ve son tavsiyem, renkli ve açıklayıcı videoları kullanmak ve sert portföy malzemelerini grafiklere, çizimlere, hatta hikayelere dönüştürmektir! Sonra bir mola verin ve sonuna kadar bitirdiğiniz her işten sonra kendinizi ödüllendirin, önemli küçük ve basitti.
İyi şanslar. Tepede görüşürüz.